Çevre Mühendislerinden Kuraklık ve Çölleşme Uyarısı

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, 17 Haziran Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada, iklim kriziyle birleşen kuraklık ve çölleşme tehlikesine dikkat çekti. Oda, “Yeşil bir gelecek için bugün harekete geçiyoruz” mesajıyla su ve toprak kaynaklarının korunmasının önemini vurguladı.

Birleşmiş Milletler verilerine göre, dünya genelinde 165’ten fazla ülke kuraklık ve çölleşme tehdidiyle karşı karşıya bulunuyor. 2030’a kadar yaklaşık 135 milyon insanın bu nedenle göç edebileceği, 2050’ye kadar ise üç milyardan fazla insanın benzer risklerle karşılaşacağı tahmin ediliyor.

Açıklamada, dünya genelinde tarım arazilerinin yaklaşık %40’ının bozulduğu, kara yüzeyinin %77’sinin daha kurak koşullara geçtiği ve kuru bölgelerde yaşayan insan sayısının son 30 yılda iki katına çıktığı hatırlatıldı. Türkiye’nin de Akdeniz havzasında yer aldığı için iklim değişikliğinden en çok etkilenen ülkelerden biri olduğuna dikkat çekildi. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün Nisan 2024 raporuna göre ise ülke genelinde yağışlar normalin %50 altında gerçekleşti ve Türkiye’nin büyük bölümü “şiddetli kuraklık” tehdidiyle karşı karşıya kaldı.

Kuraklıkla mücadelenin yalnızca merkezi yönetimin değil, tüm bireylerin, yerel yönetimlerin ve sivil toplumun ortak sorumluluğu olduğuna işaret edilen açıklamada, evsel su tasarrufu, modern sulama teknikleri, atık suyun geri kazanımı, yağmur suyu sistemleri gibi önlemlerin hayata geçirilmesinin önemi vurgulandı.

TMMOB Çevre Mühendisleri Odası Antalya Şubesi, devlet kurumlarının ve sivil toplum kuruluşlarının bu konuda attığı adımların önemine değinerek, özellikle Tarım ve Orman Bakanlığı’nın su verimliliği projelerini örnek gösterdi. Ayrıca Afrika’da sürdürülen “Yeşil Duvar” gibi uluslararası projelerin umut verici olduğu belirtildi.

Açıklamada, “Ülkemizin kaderi kuraklık ve çölleşme olmamalıdır” ifadesiyle birlikte, her bireyin çevreye duyarlı davranmasının, bilimsel ve planlı çalışmalara destek vermesinin gerekliliği dile getirildi. Oda, “Geleceğimiz toprakta, sudadır” diyerek, bugünden atılacak her adımın gelecek kuşaklara yaşanabilir bir dünya bırakma yolunda önemli olduğunu kaydetti.