1xbet betist supertotobet

içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

5 YIL ÖNCEKİ AĞIR ELEŞTİRİM!

Yıl 2018 ve o dönemde kaleme aldığım "İmar Barışı" yazısı.
Bu hatırlatmayı sayın Cumhurbaşkanı'nın yaptığı açıklama sonrası tekrar etmeye, yeniden yayına açmaya karar verdim.
Zira benim için "dün dündür, bugün bugündür" anlayışı, yaşamımdan uzak tuttuğum bir anlayıştır.
Cumhurbaşkanı tarafından yapılan yeni açıklama aynen şu şekilde...

"İmar affını artık düşünemeyiz. Düşünmeye kalkarsak depremde yaşadıklarımızla karşı karşıya kalırız."

Ülkenin en başındaki ismin bir dönem övdüğü, şimdi ise 'düşünmek bile yanlış' diyerek bu konuda kendini ne kadar hassasmış gibi göstermesi, "dün dündü, oyları kaptık, atı alan Üsküdar'ı geçti" anlayışının bir göstergesidir.

GELİN HATIRLATALIM 5 YIL ÖNCEKİ YAZIMI
Enayi olduğum için olabilir mi?
Bu ülkede içime sinmeyen bazı yasalar var ki, ’eğriyi nasıl doğru yapıyoruz’ cümlesinin tam anlatımı.

Bunlardan bir tanesi de İMAR BARIŞI.
Devlet güya imar yasasını delen; hukuk, hak, haram-helal tanımayan bir sürü insan ile barışa giriyor.
Çok ağır olmadı mı Murat Seyirci’ diyeceksiniz.

Bana ağır oldu diyenler, bu haksızlığın altında ezildikçe ağırlığını daha da hissedecekler.
Kısa süre önce İçişleri Bakanı ‘imar barışı’ ile ilgili açıklamalarda bulunuyor.
Lafı dönüp dolaştırıp, ‘imar sorunu halkın ortak sorunuymuş, bunu gördük’ diyor.

Ardından ekliyor…
Halkın talepleri ve kronikleşmiş sorunlara karşı hükümet duyarsız kalamaz, çözmek için adım atmalı’ diyor.
Peki imar barışı konusu benim neden sorunum olmuyor da, binlerce kişinin sorunu oluyor?
Acaba devletin arazisine bir konut yapmadığım için olabilir mi?
Sit alanına ev kondurmadığım için olabilir mi?
Bana ait olmayan bir araziyi, ‘benim’ diyerek sahiplenmediğim için olabilir mi?
Evimin, işyerimin orasını-burasını imara aykırı yapmadığım veya yaptırmadığım için olabilir mi?

Bana biriniz anlatsın…
İmar barışı neden benim sorunum değil de, binlerce kişinin sorunu.
Acaba ben, enayi olduğum için olabilir mi?

Manavgat Belediye Başkanı Şükrü Sözen haykırıyor…
Side’nin sit alanına imar barışının gelmesini içime sindiremiyorum!
Ülkemizin Maldivleri olan Salda gölünde vatandaş haykırıyor…
Salda Gölü sit alanı bölgesinde yapılan evlere imar barışı gelmesini içime sindiremiyorum!

İnsanlarla konuşuyorum…
İmara aykırı hareket içinde bulunmayanların hepsi, ‘biz enayi miyiz?’ bakışları ile imar barışını yorumluyor.
Bir taraftan da karşıma geçmiş övüne övüne, ‘Salda Gölü sit alanında kızıma ev yaptım’ diye övünen beyinleri dinliyorum.
Kimse kusura bakmasın!
Ben bu imar barışı konusunu içime sindiremiyorum.
Toplumun sessiz kalmasını ise bu ülkede ne kadar çok imara aykırı davranan kişi varmış’ diye yorumluyorum.

Belki bazı yasalar zorunluluktur,
Tıkanmışlık için çaredir,
Ama vicdanlarda açtığı yarayı da çok iyi biliyor,
İmara aykırı gelmemiş kişilerin haklarının yendiğini düşünüyorum.
En azından sit alanları yasa dışında tutulsaydı, içimize birazcık ferahlık atılsaydı olmaz mıydı?
Acaba ben ve benim gibi milyonlarca insan, enayi yerine konmasaydı olmaz mıydı?
İmara aykırılık bu düzeye gelene, yasa elzem hale gelene kadar denetimler yapılsa, göz yummalar yapılmasa olmaz mıydı?

*********

5 yıl önce yazdığım bu yazının aynen arkasındayım.
Bu ülkeyi yönetenler, denetimsizlik ve göz yumma ile büyüttükleri sorunu daha büyük bir sorun ile çözmek isterse, eleştirimi asla esirgemeyeceğim.
Ülkemizde yöneticilerin öngörüsüz, geleceği hesaplamadan, birilerinin  menfaati üzerine kurulu her kararına şerh koyacağım.
Ölen binlerce vatandaşımızın sorumluluğu,
Barışmamamız gereken imar konusunda toplumun ahlakını bozan gerçeği,

İslamiyete zarar veren, haksızlık üzerine kurulu, toplumu aynı haksızlığı yapmaya tekrar iten bu tür yasalarla ilgili manevi borcu, devletin en başındakiler nasıl ödeyecek bilmiyorum.
Bildiğim şey ise dünün yanlışlarının bugünün acılarına dönüştüğü.

Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.

YAZARIN DİĞER YAZILARI
FACEBOOK YORUM
Yorum