Murat SEYİRCİ

Kayak yapmayı seven biri olarak kayak sporunu konuşuyoruz.
Aradan biraz zaman geçiyor, Antalyamıza 1 saat mesafedeki Saklıkent'i konuşuyoruz.
Konuştukça sorunlar olduğunu anlıyoruz.

Saklıkent'teki telesiyejlerin sorun dolu gerçeklerini öğreniyorum.
Telesiyej sorunlu, güvenlik tedbirleri yetersiz, güvenlik valfleri eksik, her an herşey olabilir.

Bunu kafadan uydurmuyorum.
Bunu en teknik insandan, denetleyiciden öğreniyorum.

Denetleyiciye göre sıkıntı büyük.
Ancak herkes gerçekleri kulak ardı ediyor.

Geçtiğimiz yıl Antalya Valisi eşiyle birlikte Saklıkent'e gittiğinde hanımefendi karda ayağını burkmuştu.
Hanımefendiyi kar motoru ile ambulansa götürmek istediler, kar motoru talebe rağmen gönderilmemişti.
Çünkü telesiyej elektriksel arıza yapmış, kar motorları telesiyejin tamiri için ekip ve ekipman taşımıştı, yaklaşık 45 dakika insanlar telesiyejde mahsur kalmıştı.

Üstelik Antalya Valisi oradayken bu sorun oluşuyor, neler olabileceğinin mesajını veriyor.

Geldiğimiz noktada değişen birşey yok.
Telesiyeje sadece rutin bakımlar yapılıyor, güvenli olması gereken pek çok detay atlanıyor.

Halatların son durumu ne?
Güvenlik için gerekli elektronik parçalar uygun mu?
Güvenlik ekipmanları var mı?
Standartlara göre herşey normal mi?

Bu soruların tamamını yetkililerin, özellikle Antalya Valisinin sorması gerekiyor.
Sorduğunda alacağı cevabı ben biliyorum.

Umarım bir gün Saklıkent'te bir can yanmaz, sıkıntı oluşmaz.

Bu yüzden biz görevimizi yapalım, denetleme ve düzenleme görevini yetkilisine bırakalım.

Bir diğer sorun da kasksız kayak yapılmasına izin verilmesi.

Bırakın Avrupa'yı, Ukrayna gibi bir ülkede bile kasksız kayak yapmk yasak.

Bizim ülkemizde kasksız kayak yapma yasağı olan bir kayak merkezi görmedim.

Çünkü biz atın ölümünü arpa ile yapar, ölümler gelince kararlar alırız.

İnsan hayatını korumak bir karara bakar.
Bu kararı almak çok zor olmasa gerek.

Ukrayna bile kayak yapanların hayatını düşünürken, hukuksal sorunları bertaraf ederken, biz neden bu kadar kuralsızız anlamak mümkün değil.

Umarım bu duruma Seyirci kalınmaz, bir gün ağıtlar yakılmaz.

Hayata Seyirci kalmamanız dileğiyle.